5 Kasım 2007 Pazartesi

Prenses Kurbağa Prensi Önce mi Öpsün Sonra mı??



Bu sabah çay keyfimizin konusu birazda yaşananlar nedeniyle hızlı yaşanıp hızlı biten ilişkilerdi.Etrafımda birsürü genç var bazen şöyle durup bir bakıyorum ve görüyorum ki çok hızlı yaşıyorlar.Herşeyi...
Bir gün aşık olup mutluluktan havalara uçuyorlar ertesi gün çok kesin bir kararla gelip bitti ayrıldık diye kısaca özetleyiveriyorlar yaşadıkları şeyi.Ve mutsuzlar, şaşkınlar, umutsuzlar,ama aniden mutlu istekli,heyecanlıda olabiliyorlar.Aynı hormonla büyüyen sebzeler gibi hızlı ama tatsız demiştim sabah.Öğlenden sonra odamın telefonu cep telefonum sürekli çaldı durdu.Çıplak ayaklı kontes sabah konuştuklarımızla ilgili bir yazı var bir ara uğra dedi.İlk arada uğradım
"Atlas dergisi Kasım sayısı Atlasname"
Valla yazarını aradık taradık internetten araştırdık bulamadık bulsak tebrik mektubu yazacaktık.Nasılda güzel yazmış kurbağa prens hikayesini.Çok detay yazmayacağım kısaca bahsedeceğim ama siz lütfen okuyun.Diyor ki yazar aslında prenses kurbağa prensi kurbağa iken öpmedi.Tanıdı, anladı, sevdi ve öptü. Biz hikayeyi zaman uyarladık önceden öptürdük.Ben orjınalini beğendim doğrusu hikayenin ve Atlas yazarını da tebrik ettim.Bence de sonra öpmeli ya sizce

3 yorum:

PERİLİ KÖŞK dedi ki...

ama ben burayı yeni görüyorum...
hani gizlenmiş ya, buldum işte...:)))

Tabiat Ana dedi ki...

sevgili perili köşk,
Ne iyi yaptın hoşgeldin.

meleginmarifetleri dedi ki...

canım umarım kuğuların lezzetini beğenirsiniz artık blogda görmek isterim:)) ellerine sağlık iyi geceler dilerim canım teşekkür etmek gibi bir incelikte bulunman beni çok mutlu etti öptüm